Psikoloji, insan zihninin ve davranışlarının bilimsel bir incelemesi olarak modern dünyada önemli bir yer edinmiştir. Ancak, sıkça karşılaşılan bir yanılgı, psikolojinin ve psikoterapinin aynı şey olduğu düşüncesidir. Oysa bu iki alan, birbirinden köklü bir şekilde ayrılır: Psikoloji bir bilgi birikimidir; psikoterapi ise bu bilginin yaşamla buluştuğu bir uygulamalar bütünüdür. Bu makalede, psikolojinin yetersiz değil, ancak psikoterapist olmak için tek başına …

1. Giriş Psikoterapi, bireylerin zihinsel, duygusal ve davranışsal sorunlarını anlamalarına, bu sorunlarla başa çıkmalarına ve genel yaşam kalitelerini artırmalarına yardımcı olmak amacıyla uygulanan bilimsel temelli bir tedavi yöntemidir. İnsan psikolojisinin karmaşıklığı ve bireysel farklılıklar göz önüne alındığında, psikoterapinin tek bir yaklaşımla sınırlı kalması mümkün değildir. Bu nedenle, zaman içinde farklı teorik temellere ve uygulama yöntemlerine sahip çeşitli psikoterapi ekolleri ortaya …

Ruh sağlığı ve sindirim sistemi hastalıkları arasında çok yönlü, güçlü ve çift yönlü bir ilişki vardır. Bu bağlantı bilimsel olarak “bağırsak-beyin ekseni” (gut-brain axis) kavramı üzerinden açıklanır. Bu eksen sayesinde beyin ve bağırsaklar, sinirsel, hormonal, bağışıklık sistemi ve mikrobiyal yollarla sürekli iletişim hâlindedir. İşte bu ilişkinin temel boyutları: 1. Psikolojik durumun sindirim sistemi üzerindeki etkisi Stres, anksiyete ve depresyon, sindirim …

Giriş Psikoterapi, bireylerin duygusal, zihinsel ve davranışsal sorunlarını anlamalarına ve çözümlemelerine yardımcı olan bir süreçtir. Bu sürecin temel taşı, psikoterapist ile danışan arasında kurulan terapötik ilişkidir. Terapötik ilişki, güven, empati ve karşılıklı saygıya dayalı bir bağ olarak tanımlanabilir ve terapinin başarısında kritik bir rol oynar. Bu makale, psikoterapist ve danışan ilişkisinin dinamiklerini, bu ilişkinin temel unsurlarını ve terapötik sürecin etkinliğini …

Psikoterapi süreci, bireyin ihtiyaçlarına, terapistin yaklaşımına ve kullanılan terapi yöntemine bağlı olarak değişiklik gösterebilir, ancak genel olarak şu aşamalardan oluşur: Başlangıç ve Değerlendirme (İlk Görüşmeler): Terapist, bireyin sorunlarını, hedeflerini ve geçmişini anlamak için bir değerlendirme yapar. Bu aşamada genellikle kişinin yaşadığı duygusal, zihinsel veya davranışsal sorunlar, yaşam öyküsü ve terapiye yönelik beklentiler konuşulur. Terapist, hangi terapi yönteminin uygun olacağına karar …

Antalya’nın parlayan güneşi ve huzur veren denizi, iç dünyamızda zaman zaman yaşadığımız fırtınaları dindirmeye yetmeyebilir. Modern yaşamın karmaşası, ilişkilerdeki zorluklar, geçmişten gelen yükler veya gelecek kaygıları, hepimizin zaman zaman profesyonel bir desteğe ihtiyaç duymasına neden olabilir. İşte tam da bu noktada, Antalya psikoterapi arayışında güvenilir bir liman olarak Psikoterapist Dr. Murat Kemaloğlu karşımıza çıkıyor. Neden Psikoterapi? Neden Dr. Murat Kemaloğlu? Psikoterapi, sadece “ciddi sorunlar” …

Depresyon, modern çağın en yaygın ruhsal sağlık sorunlarından biri olarak milyonlarca insanın hayatını etkiliyor. Antalya’da psikoterapi alanında öncü bir kurum olan Antalya Ruhbilim Okulu, depresyon tedavisinde yenilikçi ve etkili yaklaşımlarıyla dikkat çekiyor. Bu makalede, depresyonun ne olduğunu, psikoterapinin tedavi sürecindeki kritik rolünü ve Antalya Ruhbilim Okulu’nun bu alandaki özgün çalışmalarını ele alacağız. Eğer siz de depresyonla mücadele ediyor ya da …

Carl Gustav Jung, 20. yüzyılın en etkili psikiyatrist ve düşünürlerinden biridir ve analitik psikoloji olarak bilinen derinlik psikolojisi okulunun kurucusudur. Jung’un teorileri, insan psikolojisinin karmaşıklığını anlamaya yönelik benzersiz bir bakış açısı sunar, insanın ufkunu alabildiğine genişletir. Özellikle rüya analizi konusundaki çalışmaları, bilinçdışının gizemli dünyasına açılan önemli bir kapı olarak kabul edilir. Jung’a göre rüyalar, sadece bastırılmış arzu ve korkuların bir …

Carl Gustav Jung, psikoloji tarihinin dev isimlerinden biri olarak, insan zihninin derinliklerini keşfederken rüyalara ve sembolizme eşsiz bir önem atfetti. Ona göre rüyalar, bilinçdışının kendini ifade etme biçimiydi; kişisel ve kolektif deneyimlerimizin, arzularımızın, korkularımızın ve hatta ruhsal potansiyelimizin şifreli mesajlarıyla doluydu. Jungyen rüya analizinin temelinde, bu sembollerin çözümlenmesi ve bireyin “bireyleşme” (individuation) dediği, kendi bütünlüğüne doğru yolculuğunda rehberlik etmesi yatar. Jungyen Rüya …

Psikiyatri ve psikoterapi tarihi, insan ruhunu anlamak için farklı haritalar sunan yaklaşımlarla doludur. Bu haritalardan biri, geleneksel psikanalizin sınırlarını aşarak insan varlığını tüm karmaşıklığıyla kavramaya çalışan Daseinanaliz‘dir (Daseinsanalysis). Ve bu yaklaşımın en önemli mimarlarından biri, İsviçreli psikiyatr Ludwig Binswanger (1881-1966)’dır. Binswanger, varoluşçu felsefe ile klinik psikiyatriyi benzersiz bir şekilde harmanlayarak, akıl hastalıklarına dair derinlikli ve bütüncül bir bakış açısı geliştirmiştir. Psikanalizden Fenomenolojiye ve …